Doğum oranlarının düşmesi
ve teknolojik gelişmelerin sağlık hizmetlerinde etkili kullanımı, bilinçli
beslenme ve hareketli yaşam, ortalama yaşam beklentisinin uzamasına ve yaşlı
nüfusun toplam nüfus içerisindeki payının artmasına olanak sağlamıştır.
Nüfus projeksiyonlarına
göre, önümüzdeki yıllarda dünya nüfus yapısında hızlı değişimler olacağı, nüfus
ve yaş yapısındaki en önemli değişimin çocuk-yaşlı dengesinde gerçekleşeceği ve
2050 yılında tarihte ilk kez yaşlı sayısının, çocuk sayısına ulaşacağı tahmin edilmektedir.
Türkiye İstatistik
Kurumu’nun (TÜİK) projeksiyonlarına göre, 2012 yılında 65 yaş ve üzerindeki
nüfus 5,7 milyon iken, 2023 yılında 8,6 milyona ulaşacağı tahmin edilmektedir.
Bir diğer ifadeyle, 2023 yılında her 10 kişiden 1’inin 65 yaşının üstünde
olacağı tahmin edilmektedir.
Her zaman deneyim ve
tecrübelerinden yararlandığımız yaşlılarımıza, sevgi ve saygıyı dile getirmek
için tüm dünyada olduğu gibi Ülkemizde de her yıl 18–24 Mart tarihleri arası
"Yaşlılara Saygı Haftası" olarak etkinlikler yapılmaktadır.
Yaşlı nüfusun artan oranı
yaşlılara sunulan sağlık hizmetlerinin de çeşitlenmesine gerektirmektedir. Genç
gruplarda sağlık hizmetlerinin temel hedefi tedavi iken, yaşlı gruplarda esas
hedef; yaşam kalitesinin arttırılması ve korunmasıdır. Yaşlılarımızın yaşam
kalitesinin korunması ise yalnızca tanı ve tedavi hizmetlerinin uygun ve etkili
sunumuyla değil, aynı zamanda sağlıklı yaşam davranışları ve güvenli çevre
ortamının oluşturulmasıyla da gerçekleşir.
Güvenli ve sağlıklı çevre
önlemleri yaşlılık döneminde düşmelerin önlenmesinde en önemli faktördür. Düşme
yaşlılar arasında görülen en sık yaralanma nedenidir. Yaşlı bireyler arasında
başta kalça olmak üzere çeşitli kemik kırıklarıyla sonuçlanan düşmeler,
hareketsizliği artıran ve yatağa bağımlılığa neden olan bir faktördür.
Düşmelerin, yaşlılarda bağımsızlık ve güven kaybına neden olabileceği de
bilinmektedir. Yapılan çalışmalarda, düşme nedenli kırıkların neredeyse
tamamının ev içerisinde gerçekleştiği ve düşmelerin en fazla merdiven, sandalye,
paspas ve yer döşemesinin uygunsuz olması nedeniyle gerçekleştiği tespit
edilmiştir.
Yaşlılarımızın yaşadığı
ortamları güvenli hale getirmek için alınacak küçük önlemler arasında; kaymayan
paspas veya yer döşemesi seçimi, tutamaklı merdiven, görme derinliğinde
algılama bozukluğuna yol açmayacak desenli halı-kilim kullanımı, yeterince
aydınlatılmış yaşam alanları, rakamları kolayca seçilebilen telefonlar ve
kolayca görülebilecek acil telefon numaraları yerleştirilmesi yer almaktadır.
Her yeni günde sağlıklı
ve güvenli yaşamak için;
EVİNİZDE
ÖNLEMİNİZİ ALIN GÜVENLİ YAŞLANIN.